◊Kadir merhaba. Öncelikle seni tanıyabilmemiz için bize kendinden bahsedebilir misin?
-Merhabalar, ben Kadir. 25 yaşındayım. Adana’da doğdum, büyüdüm. Ordu Üniversitesi Ünye İİBF’den iktisat bölümü mezunuyum. Üniversite hayatımın büyük bir bölümünde Erasmus programından yararlandım. Son 1.5 yıldır da Barcelona’da yaşamaktayım. Burada gece kulüpleri ile iş birliği içerisindeyim, aynı zamanda emlak işi de yapıyorum.

◊Barselona’ya taşınma fikri nasıl gelişti? Bize taşınma ve oturum alma süreçleri hakkında bilgi verebilir misin?
-Aslında Barcelona’ya taşınma fikri 2 yıl önce aldığım bir karar oldu. Şehre aşık olmuştum, ilişkimiz harika devam ediyor. Fikrin gelişim aşaması uzun yıllara dayanıyor. Tabii ki hayalim Avrupa’da yaşamak diye başladı. Bir kaç kez yurt dışına çıkma isteğim oldu, aileye bağlı olduğum için başarısız denemelerdi. Günün birinde Özlem Polat diye bir arkadaş geldi sınıfa ve Erasmus’u anlattı. Sonraki 2 yıl başının etini yedim. Erasmus hibeleri olduğu için aslında bu bir nevi aileden bağımsız karar alma imkanıydı benim için ve bu fırsatı kaçırmadım. Üniversite okuyan herkese şiddetle öneririm. Sırasıyla 2013’de Slovenya/Maribor’da 5 ay eğitim gördüm, 2014 yazında Litvanya/Klaipeda’da 3 ay staj yaptım, 2015’de Dubai, Abu Dhabi’yi görme fırsatım oldu. 2016’da 6 ay(hibesiz) staj, 2017’de 3 ay Erasmus programıyla Barcelona’da staj gördüm. Bu zamana kadar 20 ülke 50’den fazla da şehirde bulunmama rağmen aralarında en çok etkileyen ve ben burada yaşayabilirim dediğim şehir Barcelona oldu. Yaşayacağınız şehirle bağ kurmanız gerektiğine inanıyorum. Ben kurdum ve kaldım. Oturum alma süreci uzun ve uğraştırıcı bir süreç, hala almış değilim ama buna rağmen işimi ve hayatımı burada kurmayı başardım. Önümde bir kaç seçenek var, birincisi burada kaldığım süreyi 3 yıla tamamlamak, ikincisi unmarried couple olarak geçen Pareja de Hecho ve son olarak da Avrupa Birliği ülkesi vatandaşı ile evlenmek. Bunlar benim seçeneklerim tabii ki daha farklı seçenekler de var. Bu süreç karmaşık ve uzun olduğu için lafı daha fazla uzatmak istemiyorum. Sosyal medya aracıyla ulaşırlarsa bildiklerimi severek paylaşabilirim.

◊İspanyolca ya da Katalanca biliyor musun? Bildiğim ve deneyimlediğim kadarıyla İspanya’da İngilizce bilen insan sayısı fazla değil. Yalnızca İngilizce bilen biri Barselona’da yaşarken ne tür zorluklarla karşılaşır?
-Çok az İspanyolca biliyorum, Katalanca hiç yok. Bildiklerin doğru diyebilirim çünkü İngilizce konusunda iyi değiller. Genelde benim İspanyolcam kadar onların da İngilizceleri var. Kişi eğer tatile geldiyse bir zorlukla karşılaşmaz çünkü burası yılda 10-15 milyon turist alan bir bölge. Uzun süreli veya yaşamak için gelenlere iş imkanları açısından sıkıntı oluşturabilir, bu yüzden İspanyolca şart diye düşünüyorum.

◊Genel olarak Barselona’da yaşam koşulları, pahalılık, eğitim ve sağlık gibi konular hakkında ne düşünüyorsun? Barselona yaşamak için pahalı bir yer mi? Gelir-gider dengesi nasıl?
-Barcelona’da yaşam eğlenceli ve rahat, tabii ki işin gücün olursa, işsizlik oranı fazla bu sıkıntı diyebilirim. En pahalı şey ev kiraları, özellikle yaz dönemlerinde, bunun da ana nedeni turistler. Eğitim konusunda çok iyi olduklarını düşünüyorum bazı üniversiteler belirli alanlarda bir numaralar zaten. Sağlık alanında da iyiler. Barcelona’da yaşamak bir Türk için kesinlikle pahalı. Asgari ücret 850 Euro. Bu parayla da insan rahat yaşayabilir, hatta burada Türk arkadaşlarımın genel fikri 1000 Euro aylık olsun yeter Barcelona’da gelir-gider dengesi tamamen kişinin kazancına ve hayat görüşüne göre değişir. Benim gibi para harcamadan gezip eğlenebilen de var, bir gecede 1000 Euro’yu hiç eden de var.

◊ Barselona’da mutlu olduğunu söyleyebilir misin? İyi ki Barselona’yı seçmişim yaşamak için diyor musun? Seni Barselona’ya bağlayan, iyi ki gelmişim buraya dedirten faktörler neler?
-Mutluyum, iyi ki seçmişim. Barcelona beni mutlu eden bir şehir zaten bu yüzden burada kalıp yaşamaya karar verdim. Avrupa’da bir çok şehri görme fırsatım oldu. En beğendiğim, en rahat hissettiren, havasıyla, deniziyle, rahat insanlarıyla, stresten uzak bana hitap eden bir şehir. Tabii ki turistik bir yer olduğu için kalabalık da oluyor ama bunlar en popüler yerler ve ben de orada yaşamıyorum, o yüzden bu beni rahatsız etmiyor.

◊Barselona dünyada en çok turist alan şehirlerden biri. Bunun orada yaşayan kişiler üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri neler? Yaz ve kış arasında turist yoğunluğu açısından nasıl bir fark var?
-Yılın her döneminde turist var, insanlar yaz-kış diye ayırmıyor. Yerel insanlar turistleri pek istemiyor artık ama turistin bıraktığı paranın da haddi hesabı yok. Olumlu etkisi tabii ki para yönünde, olumsuz olarak da kalabalık, çevre kirliliği, gürültü kirliliği diye ekleyebilirim.

◊Biz İspanyolları kendimize benzetiriz, onların da bizlerle benzer yönleri olduğunu düşündüklerine şahit oldun mu? Senin şu açıdan benziyoruz ama şöyle de farklılıklarımız var dediğin noktalar neler?
-İlginç bir cevap vereyim buna. Bana kalırsa hava koşulları yaşam benzerliklerini oluşturuyor. Mutlaka benzer yönlerimiz oluyor fakat sıkıntı şu ki bizim öyle sık sık takıldığımız İspanyol arkadaşımız çok olmuyor, olmadı. Bayağı denedik burası öyle bir yer ki dünyanın her yerinden insan mevcut. Bu yüzden her tanıştığımız İspanyol olmuyor. Ve işimiz gereği öğrencilerle muhattap olduğumuzdan İspanyoldan çok Alman, Fransız, Pakistanlı, Meksikalı arkadaşım vardır. Bunları sadece örnek olarak veriyorum bir çok ülke daha sayılabilir. Bu soruyu güney kesimlere indikçe yanıtlamak daha sağlıklı olur diye düşünüyorum, asıl İspanyol hayatını orada görmek mümkün.

◊Geçenlerde Madrid’te polisin turistler için hazırladığı çok dilli bir bilgi afişinde Türk bayrağının yanındaki açıklama Arapça yazılmıştı. Şunu merak ediyorum: Senin etrafındaki insanlar Türklerin Türkçe konuştuğunu biliyorlar mı yoksa Arapça konuştuğumuzu düşünenlerle de karşılaşıyor musun?
-Buna benzer durumla karşılaştığım oldu. Arapça konuştuğumuzu sanan insanlar var evet.

◊İspanyol mutfağı oldukça zengin, dünyada sevilen bir mutfak. Bu konuda sen ne düşünüyorsun? En sevdiğin İspanyol yemekleri neler? (Turist olarak gelenler muhakkak denesin dediğin yemekler, şurada yesinler dediğin restoran tavsiyeleri de okuyucuları mutlu eder eminim:))
-Ben çok fazla dışarıda yemeyi tercih etmiyorum ama patatas bravas aralarında en sevdiğim diyebilirim. Gelecek olanlar mutlaka paella, tapas, karides, ahtapot, patatas bravas, catalan usulü domatesli sarımsaklı ekmek denesinler. Ben çok deniz ürünü tüketmedim ama onlar deneyebilirler. Bunun yanında La Boqueria Mercat var La Rambla caddesi üzerinde orada meyve, deniz ürünleri, çikolatalar vb. bir çok şeyi bulabilirler. Son olarak da içeceklere gelirsek şarap ve Sangria tatmadan gitmesinler mekan tavsiye edecek kadar dışarıda yemediğim için mekan tavsiye etmek çok sağlıklı olmayabilir.

◊Yurt dışına, özellikle Barselona’ya taşınmak isteyenlere neler tavsiye edersin?
-İspanya, Barcelona ile alakalı bir sürü Facebook grupları var ilk önce oraları kontrol etsinler, geçmişten yazılanları iyi araştırsınlar. Çoğu zaman görüyorum insanlar yurt dışına taşınmanın o kadar kolay olduğunu düşünüyorlar ki, mesela öğrenci vizesiyle gelip oturum almak istiyorlar. Bu mümkün ama 3-4 yıl kadar bir süreci var. Buna göre harcamalar olacak, Iyi araştırılması gerekiyor. Sadece kulaktan dolma bilgilerle hareket etmesinler. Buraya gelme fikri olanlara ise çok büyük ümitlerle gelmemelerini tavsiye ediyorum. Kesinlikle imkansız değil en azından ben yaptım ama nelerden vazgeçebileceklerini de iyi bilmeleri lazım.

◊Türkiye’ye dair neleri özlüyorsun? Günün birinde geri dönmeyi düşünüyor musun?
-Ailemi. Kısa ve net aslında. Aralarında en çok kimi dersen Mustafa Mert’i özlüyorum henüz 1 yaşında bile değil. Aileme sevdiğim arkadaşlarım da dahil tabii. Günün birinde dönmeyi düşünmüyorum. Ben zaten gezgin biriyim, mutlaka sık sık gidip ailemi ziyaret ederim fakat yaşamak için benim açımdan çok zor görünüyor. Bunu söylemek ne kadar doğru bilmiyorum ama dünya insanı olduğumu düşünüyorum, belli kalıpların dışına çıkamayan ve bununla birlikte stresli ve toplumsal baskının hat safalarda olduğu yerde yaşamak beni mutlu etmeyecektir, böyle hissediyorum. Tabii bu sözlerim herkes için geçerli değil, genel bir yargı, beni anladığını düşünüyorum. Yemek olarak da başta annemin yemekleri olmak üzere Adana kebabı ve masadaki mezelerini çok özledim.

◊Bize Barselona’da başına gelen, unutamağın bir anını anlatabilir misin?
-Çok fazla anım var bu şehirde hangi birini anlatayım. Yakın zamandan bir anımı anlatayım. Bir gün arkadaşlarımla plaja gitmiştim. Sonra iş ortağım da bize yakın olduğunu söyledi ben de yanına gittim ama terlik, sort, tshirt, şapka bu moddayım. Buluştuğumuzda anladım ki yeni mekan ile anlaşmaya gitmişiz. Masada Club sahipleri vs var biz bildiğin oturduk toplantı yaptık, detayları konuştuk, anlaştık falan her şey güzel geçti. Sonrasında jetski’ye bineceğiz diye çıktık, bir baktım flyboard botundayım. O da harika bir deneyimdi. Networkünüzü iyi kurun, hayat daha da kolaylaşıyor

◊İspanya’yı ve Türkiye’yi birer cümlede tanımlamanı istesem nasıl tanımlardın?
-İspanya: eğlenmeyi bilen rahat insanların ülkesi.
Türkiye: birbirlerine tahammülü olmayan, stresli, ben merkezli insanların ülkesi.

◊Senin eklemek istediğin bir şey var mı?
-Tabii ki eklemek isterim bu mesajlar kimlere ulaşır bilmem ama tohum ekmekte yarar var. Ben hayallerimin peşinden gitmeyi tercih ettim. Siz de hayal kurun ve peşinden gidin. Her hayaliniz gerçekleşecek diye bir kaide yok, göreceksiniz o yola girdiğinizi bilmek bile sizi mutlu edecek. Sıkıntısız bir hayat yok, yere düşünce ya da karşınıza engel gelince pes etmeyin, limitlerinizi zorlamazsanız eğer sadece size sunulan hayatı yaşarsınız ve genelde bu insanları mutlu etmez. Şu anı iyi değerlendirin, bunu söylüyorum çünkü son dönemde aldığım en çok yorum ‘yaşıyorsun bu hayatı’. Yaşadığım hayat 2 yıl önce Kadir’in planladığı hayat. Yani bu bugün olmadı veya bir anda da olmadı. Bugünü yaşıyorsam harcadığım 2 yıl sayesinde bence herkes bunu bilmeli… Yoksa hayat öyle kolayca yaşanmıyor. Son olarak da sana söylemek istediklerim var. Sen de bir hayalin peşindesin belli ki bizim gibi hayalperestleri bir araya getiriyorsun. Umarım bu yol seni beklentilerinin üzerinde bir yere götürür. Bana bu imkanı sağladığın için önce sana sonra da Derya’ya teşekkür ederim.