Son yıllarda bir çok ülke vize başvurusunda seyahat süresini kapsayan ‘Seyahat Sağlık Sigortası’nın yaptırılmış olmasını şart koşuyor. Schengen ülkeleri 30.000 Euro değerinde teminatı olan bir poliçe isterken bu miktar ve poliçe içeriği ülkeden ülkeye değişebiliyor. Hastalık, kaza, hırsızlık ve hatta ölüm durumlarını kapsayan sehayat sağlık sigortası, benim için yurtdışı seyahatlerinde pasaporttan sonra gerekli olan en önemli ikinci belge. Tatile çıkarken daha çok pozitiflere odaklanıp, gideceğimiz yerler, nasıl zaman geçireceğimiz gibi konulara kafa yoruyoruz ve özellikle vize istemeyen bir ülkeye gidiyorsak seyahat sağlık sigortası aklımıza bile gelmiyor. Ancak yurtdışında başımıza gelebilecek bir tatsızlık, kaza yada hastalanma durumunda maddi imkansızlıklar yüzünden tedavi olamamak, hesapta olmayan harcamalar yapmak zorunda kalmak yada büyük bir borcun altına girme riski söz konusu. Gittiğiniz ülke her ne kadar ucuzluğuyla meşhur olan bir ülke olsa da, sağlık dünyanın hemen her yerinde oldukça pahalı ve özellikle turist olarak gidiyorsanız bulunduğunuz yerde hiçbir sağlık güvenceniz olmadığı için astronomik tutarlar ödemek zorunda kalmanız söz konusu.
1.Seyahat sağlık sigortası nedir?
Yukarıda da belirtmiş olduğum gibi genellikle vize isteyen ülkeler tarafından şart koşulan seyahat sağlık sigortası, seyahat ettiğiniz ülkede hastalanmanız, kaza geçirmeniz yada eşyalarınızın çalınması durumunda tedavi masraflarının yada kaybınızın teminat tutarı dahilinde sigorta şirketi tarafından tarafınıza geri ödenmesine yarayan bir sigorta çeşidi.
2.Nasıl seyahat sigortası yaptırabilirim?
-Sigorta şirketlerinin kendi websiteleri üzerinden,
– Ektatraveling.com gibi sigorta şirketlerinden fiyat alarak farklı alternatifler sunan bir websitesinden,
-Uçak biletinizi aldığınız websitesinin bir sigorta şirketi ile anlaşması varsa oradan,
-Uçak biletinizi aldığınız şirketin beraber çalıştığı bir sigorta şirketi varsa oradan,
-Vize başvuru ofislerinin sigorta masasından (hepsinde bu hizmet verilmiyor) yada yakınınızda bulunan bir sigorta acentesinde yaptırabilirsiniz.
3.Seyahat sağlık sigortası yaptırırken nelere dikkat etmem gerekir?
Sigorta yaptırırken seyahat bilgileriniz, uçuş tarihiniz, gideceğiniz ülke, o ülkede ne kadar kalacağınız bilgilerini vererek sigorta teklifi aldığınız için gerekli olan teminat miktarı ve sigorta poliçesi sigorta şirketleri tarafından size sunuluyor. Burada geçerlilik konusunda bir endişe yaşamanıza gerek yok. Fiyat/performans açısından en iyi alternatifi seçmeniz yeterli. Poliçe içeriğinin en kapsamlı olduğu ve en uygun fiyatı veren şirketler hakkında ufak bir araştırma yaparak sigorta şirketinizi seçebilirsiniz. Müşteri hizmetlerinin yardımcı olduğu, bir sorun yaşadığınızda hızlıca çözüme ulaşabileceğiniz ve ödeme alabileceğiniz bir şirket olması önemli noktalar.
4.Seyahat sağlık sigortasına ne kadar öderim?
Poliçe fiyatları teminat tutarı ve gideceğiniz ülkeye göre değişiklik gösterir. Aynı poliçe için farklı sigorta şirketleri farklı fiyatlar verebilir. Yine de fiyatlandırma konusuna örnek vermek gerekirse, 15 Ekim 2017 tarihinde 9 günlüğüne Lizbon’a ziyaretime gelecek olan annem için uçak biletini aldığımız site üzerinde Mondial Sigorta’nın 30.000 Euro teminatlı, Schengen ülkelerinde geçerli olan sigortasının 10 günlük fiyatı 10.5 Euro idi.
5.İyi bir seyahat sağlık sigortası poliçesinde olması gerekenler nelerdir?
-Kaza ve tedavi masraflarını karşılamalı,
-Yurtdışında hastalanmanız veya kaza geçirmeniz halinde eğer refakatçi ihtiyacınız varsa refakatçinin yol ve konaklama masraflarını karşılamalı,
-Seyahatin iptal olmasına sebep olacak büyük ve kanıtlanabilir bir aksilik olduğunda geri dönüş masraflarını karşılamalı,
-Tedavi sonrası nakil gerekiyorsa geri dönüş nakil ücretlerini karşılamalı (ölüm durumu için de geçerli),
-Bagaj kaybı, bagaj gecikmesi, hırsızlık gibi kayıpları karşılamalı.
Sri Lanka’da yaşadığım bir kaza ve sigorta süreci hikayesi:
Yukarıda genel hatlarıyla neden ve nasıl seyahat sigortası yaptırmalıyız kısaca özetledim. Kendi başıma gelen bir olay ile de kaza durumunda sigorta sürecinin nasıl işlediğinden bahsedeceğim:
2016 Ekim’inde 1 haftalık Sri Lanka seyahatine çıkmadan önce zorunlu olmamasına rağmen HDI sigorta üzerinden 7 gün için 6.5 Euro ödeyerek 30.000 Euro teminatlı seyahat sigortası yaptırdım.
Başıma ne geldi?
Seyahatin detayları başka bir yazı konusu aslında ancak kısaca özetlemek gerekirse, Sri Lanka’ya gitmişken safari yapmak istedik ve Yala National Park isimli doğal parkın ortasında bulunan Cinnamon Wild Hotel‘de 2 gece konaklamaya karar verdik. Park derken bayağı vahşi doğadan bahsediyorum. Girişinde timsahlı bir göl ve otelde en son ne zaman fil, leopar görüldü bilgisini veren bir panoyla karşılaşıyorsunuz.
Cinnamon Wild’a vardık. Fil görünce ne yapmanız lazım, leopar görünce nasıl hareket edilmeli bunları anlatan uyarı yazılarını geçerek bize ait olan bungalova vardık (lüks sayılabilecek tek katlı bir ev düşünün), eşyalarımızı odaya koyup verandaya çıktık ve vahşi bir domuzla göz göze geldik. Hayvan delisi bir insan olarak benim aklım çıktı, başıma bir şey gelir mi diye düşünmeden yanına gittim, başladım sevmeye. Yanımızda hurma vardı, yer mi acaba diye gidip hurmayı getirdim. O esnada otel çalışanlarından birine sordum riskli mi sevmem diye, yok cevabını alınca iyice rahatlayarak başladım hurma yedirmeye. Yaban domuzu şapur şupur elimle verdiğim hurmaları yerken parmaklarımı düzgün korumadığım için kırt diye hurmayla beraber parmağımı ısırıverdi.
Sri Lanka’da yaban domuzu tarafından ısırılınca ne yapılır? Kuduz olma riski nedir? Ben şimdi ne yapacağım derken başından beri birlikte seyahat ettiğimiz şoförümüz Silva bizi devlet hastanesine götürdü. Eski, inanılmaz kalabalık, neredeyse yıkık dökük devlet hastanesinde uzun bir bekleme sonunda doktora derdimi anlattım. Bütün gün burada kalman lazım dedi ama kalsam fenalık geçireceğim. Kalamam dedim, çıktık hastaneden ama bir yandan da zaman işliyor. 48 saat en geç 72 saat içerisinde kuduz tedavisine başlanması lazım. Ertesi gün 2 adet özel poliklinik bulduk ve onlara gittik. Biri 2200 lira, diğeri 3200 lira civarı fiyat çıkardı. Doktorların ikisi de bir an önce tedaviye başlamamız lazım diye zorlayınca iyice fenalaştım. HDI sigortayı arayıp durumu anlattım. Siz tedavinizi olun, teşhis, ödeme makbuzu, ilaç reçetesi ve kutularını saklayın, tedavi bitince bize gönderin dediler.
Bütün bir günü hastanede geçirdik, tetanos aşısı ve ilk kuduz müdahalesi yapıldı. Sigortanın istediği tüm belgeleri sakladım ve Türkiye’ye döndükten sonra kendilerine durumu özetleyen bir email gönderdim.
Benden aşağıdaki belgeleri istediler:
Sigortalının Pasaport kimlik ve Türkiye giriş-çıkış damgalarının (yuvarlak mühürlü damgaların) bulunduğu sayfa kopyaları
Poliçe kopyası
Hastane raporları (tıbbi şikayetler, teşhis, anamnez, uygulanan tedavi, ilaçlar vb detayların belirtildiği)
Hastane faturası, ödeme yapıldıysa ödeme dekontları/makbuzları vb. , varsa ilaçlara ait reçete ve ödeme fişi
Yaşanan vakayı anlatan (olayın gerçekleştiği yer, ne şikayetle hastaneye gidildiği, hastanede yapılan tedavi ve konulan tanı, ödeme yapılıp yapılmadığı bilgilerini içeren) detaylı dilekçe.
Dosya açıldıktan yaklaşık 1 ay sonra tedavi için ödediğim tutar hesabıma geçti. Aman başıma ne gelecek? diye düşünüp, 6.5 Euro ödediğim sigortayı yaptırmamış olsaydım eğer, durduk yere 2000 küsür lira ödemiş olacaktım. Bir de aşağıdaki fotoğraflarda görebileceğiniz gibi etrafta dolaşan maymunlar tarafından ısırılmak yada yürürken akrep tarafından sokulmak falan da mümkündü.
Sonuç olarak, Istanbul’a dönerek HDI Sigorta’dan tedavi masraflarımın ödemesini aldım ve Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde ücretsiz olarak kuduz tedavisine devam ettim. Okuyan herkese diyebilirim ki: Doğal güzellikleri ve vahşi yaşamın muhteşemliği ile meşhur olan fakir bir ülkeye giderken yapılacaklar listesinin başına büyük harflerle şöyle yazmanız tavsiye olunur: SEYAHAT SİGORTASI YAPTIR!